Psikolog
Kübra Eriş
ÇOCUKTA DAVRANIŞ DEĞİŞTİRME EĞİTİMİ
Disiplin çocuğa istenilen davranışları ve alışkanlıkları öğretmek, kendi kendini denetleme ya da iç denetim demek olan ahlak gelişimini sağlama noktasında önemlidir. Etkili bir disiplin oluşturabilmenin ilk şartı; ebeveyn ile çocuk arasında bir uyum sağlayabilecek bir ilişki kurmaktır. Aile içinde herkes rollerinin ve statülerinin farkına varmalıdır. Bu uyum çocuğunuz yürümeye ve konuşmaya başlayıncaya kadar genelde olumlu aile yapısına sahip anne babalar tarafından gerçekleştirilebilmektedir ama bu devreden sonra ebeveynlerde geleneksel görev sayılan “iş buyuruculuk” başlamakta ve bu uyum bozulmaktadır.
Çocukta davranış değişikliği uzun bir çaba isteyen bir süreçtir. Birçok etken bu davranış değiştirme süreci üzerinde etkili olmaktadır. Çocuğun doğuştan getirdiği özellikler, gelişim özellikleri ve tutumlar bu noktada önemli olmaktadır. Çocuklarımızın davranışlarının oluşmasında uygun yönlendirmeler yapmak büyük önem taşır. Onların davranışları, yetişkinlerden aldıkları tepkilere göre de şekillenmektedir. Olumsuz davranışı ortadan kaldırma konusunda belirlenmiş yöntemler bellidir. Fakat her çocuk ve aile birbirinden farklıdır ve davranış değiştirme yöntemleri de bir çocuktan diğer çocuğa göre farklılık göstermektedir.
Çocukların karşılanması gereken psikobiyolojik ihtiyaçlarını da gözden geçirmek ve bu durumlara göre davranmak önemli ve gereklidir. (Merakların giderilmesi, fiziksel etkinlik gereksinimi, besin ve su gereksinimi, vb.) Eğer bu psikobiyolojik ihtiyaçları karşılanmış durumdaysa, olumsuz davranışı değiştirmek için plan yapmak çok daha işlevsel olmaktadır. Bazı ipuçlarını takip etmek bu süreçte işleri kolaylaştırmaktadır:
OLUMSUZ DAVRANIŞI DEĞİŞTİRMEK İÇİN NASIL PLANLAMA YAPILMALI?
Davranış değiştirme bu planlama ile gerçekleşmelidir.:
1.SORUN TANIMLAMA
Bir çocuğun sorununun, davranış sorunu mu, yoksa kişilik sorunu mu olduğuna ilişkin karmaşa yaşanabilmektedir önce bu aşamanın açıklığa kavuşması gerekmektedir. Örneğin; “utangaç”, “anneye bağımlı”, “saldırgan” vb. etiketlemeler çocuğun sorununun değişmez bir özellik olarak belirlenmesine ve etiketlenmesine yol açmaktadır. Ancak sorunu çocuğun davranışı olarak ele almak o davranışı değiştirme noktasında daha yardımcı bir tutum olmaktadır.
AMAÇ SAPTAMA
Belirleyeceğiniz amaç, neyi gerçekleştirmek için uğraşacağınızı ortaya koymaktadır. Değiştirmek istediğiniz davranışla ilgili olarak en kolay amaç belirleme şekli, çocuğun davranış tanımına “yapmaz” ifadesini eklemek olmaktadır. Davranış: Ayşe başkalarının çantasından eşyalarını alır. Amaç: Ayşe başkalarının çantasından eşyalarını almaz.
AMACI GERÇEKLEŞTİRMENİN YOLLARINI ÇOCUKLA PAYLAŞMA
TAKDİR EDİN:
Olumlu davranışı takdir etmek, onun tekrar ortaya çıkma olasılığını arttırmaktadır.
ÖNCEDEN AÇIKLAMALAR YAPIN:
* Beklentilerinizi davranıştan önce açık bir dille anlatmak önemlidir:”Evimizin ve senin odanın her zaman düzenli olmasını istiyorum. Oyuncakların çok dağınık oluyor, onların dağınık olmasını istemiyorum, onları toplamak diğer işlerimle birlikte olunca beni yoruyor. Ne yapalım dersin? gibi cümlelerle yada başka bir örnek: ‘Alışverişe gittiğimizde ağlayarak bir şeyin alınmasını istersen çok sinirleniyorum. Benden bir şey istediğinde bunu ağlamadan söylemelisin, tamam mı?’ gibi durumu önceden çocuğa anlatmak önemlidir.
*Çocuğa beklenen davranışların neler olduğunu anlatmanın yanında nasıl yapılacağını da göstermek açıklayıcı olmaktadır. Yalnızca “ders çalışmalısın” yerine neden ve hatta nasıl verimli çalışılacağı ile ilgili destek olmak gerekmektedir. Çocuğa istenilen alışkanlığı kazandıktan sonra ‘ders çalış’ demek yeterlidir. Sorumlulukları ve dersi onun yerine yapmayın, uzun süre onunla kalmayın.
*Çocuğunuzda istemediğiniz davranışları azaltmak için, önceden tedbir almak amacıyla çevre üzerinde değişiklikler gerçekleştirmek etkili olmaktadır. Oyuncakların dağınıklığına sinirlenmemek için oyuncak alanını çocuğun odasıyla sınırlandırmak vb.
MODEL OLMAK:
Anne ve baba çocuğundan beklemiş olduğu davranışları kendisi de örnek olarak gerçekleştirmelidir. Basit bir örnek olarak sigara alışkanlığı olan bir ebeveynin çocuğuna yaptığı uyarı kendi davranışları ile ne kadar pareleldir ? bunun sorgulanması gerekir. Ya da kardeşine uyguladığı şiddeti çocuğa uygulamış olduğunuz şiddetle çözme davranışı içine girmek ne kadar model davranıştır?” Noktası tartışmaya açıktır.
SEÇENEK SUNMAK:
Sadece bu davranışı yapma ya da şunu yap şeklindeki söylemler yerine ;çocuğun önüne seçim yapabileceği şıkları sunmak daha etkili ve çocuğu geliştirebilecek nitelikte bir çözüm olmaktadır. Alışverişteyken alabileceği iki seçenekten birini seçmesini istemeniz vb.Bu yöntem aynı zamanda sınırlarını fark etme açısından da sürece katkı sağlayacaktır.
BEN DİLİNİ ZAMANZAMAN KULLANIN
Bu iletişim tarzı içinde duygu ve etkiyi barındırır.
Çocuk davranışının karşı taraf üzerinde bırakmış olduğu etkiyi anlama fırsatını bulur.
’Elektrikli süpürgenin fişini sen prizden çektikçe hem zamanımı boşa harcamış oluyorum, sinirleniyorum hem de sana bir şey olacak diye endişe ediyorum’ şeklinde söylediğiniz de mesajın içinde duygunuzu açıklamış olmanız daha mümkün hale gelecektir.
Davranışlarının sonuçlarını ile baş başa bırakmak ta davranış değişikliği yaratma üzerinde etkili bir yöntem olmaktadır. Baş başa bırakılan davranış ta çocuğun altından kalkabileceği nitelikte olmalıdır. Uyarmış olmanıza rağmen duvarı boyayan çocuğunuzdan duvarı silmesini isteyebilirsiniz. Duvarı silerken hem olumsuz davranışı üzerinde de düşünme fırsatı bulacaktır.
ÇOCUĞU DAVRANIŞ DEĞİŞİKLİĞİNE İTEN FAKTÖRLER:
Bazen çocukların giderilmemiş ihtiyaçlarını fark etmemiz davranış değişikliğinde bizlere anahtar olmaktadır. Örneğin, yeni doğan kardeşini kıskanması çocuğu ilgiyi üzerinde toplamak için farklı davranışlara itebilir: Mızmızlanabilir, hırçınlaşabilir, karanlıktan korkuyorum diyebilir, sizinle uyumak isteyebilir vs… Yeni kardeş faktörü özellikle davranış değişikliğinin temel sebeplerindendir.
Bazen İstenmeyen Davranışları Görmezden Gelmek Mümkün Olmayabilmektedir. Eğer davranışlar tehlikeli ve yıkıcı ise o zaman hayır demek gerekli olmaktadır. Ya da çocuğu belli noktalarda kısıtlamak gerekmektedir. Sürekli eleştiri bir süre sonra çocuk için anlamını yitirir. Bu sebeple hayır denilecek noktaların hakikaten önemli ve tutarlı olması gerekmektedir.
KAYNAKÇA
Eva Essa, A Practical Guide to Solving Preschool Behavior Problems.
Ergin,H Çocuklarda Davranış Değiştirme Seminer Notları
Sağlık ile ilgili diğer haberler için tıklayın.